Sıcaklık ve nem sıradan gibi görünse de, sağlıkla yakından ilişkilidir. Aşırı yüksek sıcaklık (>28℃) ve yüksek nem (>%70) içeren bir ortamda, bakteriler ve akarlar için adeta bir "üreme cenneti" yaratılmış gibidir. Özellikle akarlar için, 25℃ sıcaklık ve %60 veya üzeri nemde, üreme hızları gerçekten "çılgıncadır" ve kitlesel çoğalmaları kolayca alerjik semptomları tetikleyebilir, alerjik bünyeye sahip insanlara büyük acılar yaşatır. Tam tersine, sıcaklık çok düşük (<20℃) ve nem çok düşük (<%30) olduğunda, solunum mukozası kuruluk nedeniyle kırılgan hale gelir ve soğuk algınlığı ve farenjit gibi solunum yolu hastalıklarına yakalanma olasılığı önemli ölçüde artar.
Sıcaklık ve nem sensörü, çevresel sıcaklık ve nemi algılayarak ev hayatı deneyimimizi yeniden tanımlayan bir "sahne arkası yöneticisi" gibidir.
Sıcaklık ve nem sensörleri çevreyi nasıl "okur"?
1. Sıcaklık ve nem sensörleri, ortamdaki sıcaklığı (°C) ve bağıl nemi (% RH) yorumlanabilir elektriksel sinyallere dönüştürebilir. Yaygın bir termistör örneğini ele alalım. Çalışma prensibi, sıcaklığa son derece duyarlı bir "direnç düzenleyici" gibidir. Ortam sıcaklığı değiştiğinde, termistörün direnç değeri de buna göre değişir. 0°C'de belirli bir direnç değerine sahiptir. Sıcaklık yükseldiğinde, direnç kademeli olarak azalır. Bu direnç değişimini hassas bir şekilde ölçerek, belirli sıcaklık değeri hesaplanabilir.
2. Nem ölçümü açısından, kapasitif bir nem sensörü için, higroskopik malzemenin nemi emdikten sonra dielektrik sabitinin değişmesi ve bunun da kapasitansında bir değişikliğe neden olması özelliğini kullanır. Havadaki nem içeriği değiştiğinde, "elektriksel kapasitansı" da buna göre değişir. Bu değişikliği yakalayarak, sensör bağıl nemi doğru bir şekilde hesaplayabilir. Örneğin, %50 bağıl nem, mevcut nem içeriğinin aynı sıcaklıktaki doymuş nem içeriğinin yarısı olduğu anlamına gelir.
Sensörler, akıllı evlerin konfor yaratmasını nasıl sağlar?
1. Bir nem ve sıcaklık sensörü akıllı ev sistemine entegre edildiğinde, "talep üzerine enerji düzenlemesi" sağlar. Evde kimse yokken, klima sıcaklığı otomatik olarak enerji tasarrufu moduna (yazın 28°C) ayarlanır ve nem temel uygun seviyede tutulur, bu da enerji tüketimini önemli ölçüde azaltır ve elektrik maliyetlerinden tasarruf sağlar.
2. Sensör, her 1 - 5 dakikada bir veri güncellemesini tamamlayabilir ve farklı alanların özelliklerine göre farklılıkları hassas bir şekilde yakalar. Örneğin, mutfaktaki sıcaklık, yemek pişirme faaliyetleri nedeniyle anında yükselirken, yatak odası daha sabit ve istikrarlı bir ortam gerektirir. Toplanan veriler, kullanıcının önceden ayarlanmış "konfor eşiği" ile karşılaştırıldığı akıllı ev ağ geçidine hızla iletilir. Veriler ayarlanan aralığı aştığında, derhal verimli bir "cihaz kontrol eylemi" başlatılır.
3. Gece, sensör yatak odası sıcaklığının kullanıcının ayarladığı 24°C konforlu sıcaklığının altında, 23°C'ye düştüğünü ve nemin ideal %60'ın üzerinde, %62'ye yükseldiğini tespit ettiğinde, sensör verileri hızla akıllı ev sistemine geri besler. Klima daha sonra, insanların sürekli düşük sıcaklıklardan dolayı üşümesini önlemek için soğutmayı durdurur; nem alma cihazı da sessizce başlar ve nem %55'e düştüğünde otomatik olarak kapanır.
4 Banyo genellikle yüksek nemli bir ortamdadır. Banyo yaptıktan sonra, nem genellikle %90'ın üzerine çıkar. Böyle bir ortamda, fayansların yüzeyi küf oluşumuna çok yatkındır, bu sadece görünümü etkilemekle kalmaz, aynı zamanda sağlık riski de oluşturabilir; kaygan zemin de kayma riskini önemli ölçüde artırır. Bu sırada, sıcaklık ve nem sensörü nemin %80'i aştığını tespit ettiğinde, banyo nem alma cihazını hemen çalıştırabilir. Nem alma cihazı, çalışırken aynı zamanda verimli bir nem alma işlevine sahiptir, nemi hızla azaltır. Nem %60'a düştüğünde, nem alma cihazı, enerji israfına yol açan aşırı nem alımını önlemek için otomatik olarak kapanır ve kuru bir banyoyu etkili bir şekilde korur.
![]()
İlgili kişi: Mr. James
Tel: +86 13913010893